Telekomünikasyon İletişim Başkanı (TİB) Fethi Şimşek, yaptığı açıklamada, çeşitli özelliklere sahip casus yazılımların, cep telefonlarına bir mesaj yoluyla yüklenebileceği gibi herhangi bir yerde unutulan cep telefonlarına da kötü niyetli kişiler tarafından bu tür yazılımların kısa sürede aktarılabildiğini söyledi.

Casus yazılım yüklenen cep telefonu sahiplerinin yaptıkları tüm görüşmelerin üçüncü bir kişi tarafından hiç fark edilmeden kolaylıkla dinlenebildiğini vurgulayan Şimşek, “Yaptığımız incelemelerde, cep telefonlarına casus yazılım yüklenip yüklenmediğini öğrenmenin en basit yöntemi, ayrıntılı görüşme dökümlerinin incelenmesidir. Kullanıcılar en az görüşme yaptığı miktar kadar, bir o kadar da mesaj trafiği ile karşılaşırsa telefonunu mutlaka inceletmeli” diye konuştu.
Casus sistemin işleyişini de anlatan Şimşek, yazılımın yüklendiği cep telefonuyla yapılan her konuşmanın “arama” tuşuna basıldığı anda yine aynı yazılımın yüklü olduğu cep telefonuna gizli bir “SMS” gönderildiğini belirterek, bu sayede üçüncü bir kişinin, söz konusu uyarı ile telefonda daha önceden belirlenmiş tuşa basarak yapılan tüm telefon konuşmalarını dinleyebileceğini ve kaydedebileceğini anlattı.

Kimi sistemlerin ise özellikleri itibarıyla herhangi bir konuşma olmasa dahi, yazılım yüklü olduğu cep telefonunun bulunduğu ortamın dinlenmesine olanak tanıdığını ifade eden Şimşek, özellikle devletin önemli makamlarında görev yapanlar ile iş adamlarının kendilerine hediye edilen cep telefonlarına karşı duyarlı olmalarını önerdi.

“SES KAYITLARININ TAMAMI, ORTAM DİNLEMESİ”

TİB Başkanı Şimşek, son yıllarda internet sitelerinde yayımlanan telefon ses kayıtlarıyla ilgili yaptıkları teknik incelemelerde, “kayıtların tamamının ortam dinlemesi” olduğunu tespit ettiklerini bildirdi.

Yasadı dışı ortam dinlemelerini “Hukuka aykırı, hasmını zor durumda bırakmak, toplum nezdinde küçük düşürmek, şantaj veya menfaat sağlamak, kendisine veya mensubu bulunduğu siyasi bir kuruluşa yarar sağlamak amacıyla kişi veya kişilerin haberi olmaksızın kamuya açık ya da kapalı ortamlardaki konuşmalar veya görüşmelerin manyetik bir ortama taşınması işlemleri” olarak tanımladıklarını açıklayan Şimşek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkemizde gerek ticari alanda, gerekse siyasi alanda insanlar birbirinin rakibi ya da hasmı olabilir veya çeşitli ticari faaliyetlerde elbette ki rekabet çok yüksek boyutlara gelebilir. Bu durumlarda insanlar, belki bir avantaj sağlarım, belki öne geçerim ümidiyle bu tür kayıt cihazlarına yöneliyor. Bunlar içinde en basit olanı ses kayıt ve kamera özelliklerine sahip cep telefonlarıdır. Artık teknolojinin geldiği nokta itibarıyla kalem ya da düğme şeklinde ses ve görüntü kaydeden cihazlar yaygınlaşmış vaziyette. Bunların ticaretini de önlemek mümkün değil. Bu risk, sadece Türkiye için değil tüm dünya ülkelerinde de önemli bir sorundur.”

Bu tür yasa dışı yöntemlere karşı cezaların artırımına yönelik bir kanunun
TBMM
‘nin gündeminde olduğunu ve önümüzdeki günlerde Meclisten geçebileceğini belirten Şimşek, “Umarım bu cezalar caydırıcı olur ve bundan sonra ‘acaba bugün kimin sesi internete düşecek’ diye bir beklenti içinde olmaz kimse” dedi.