Yemekteyiz yarışması yayına başladığı ilk günler inanın çok büyük zevkle takip etmekteydim.Masa dizaynı, servis sunuş şekilleri, misafir karşılama, değişik yörelerin yemek lezzetlerini tanıtmak ve bunları öğrenmek bizler için bulunmaz bir nimetti.Şimdi bakıyorum da yemeklerin lezzetini eleştirirken “çok iğrenç olmuş” gibi üsluplar kulanılması benim sinirimi bozduğu gibi sizlerin de sinirlerini gerdiğine eminim.Türkiye’min insanlarının ekonomik şartlarını, alım güçlerini, yapılan yemeklerin kaç kişi tarafından yenilip yenilmediğini de göz önünde bulundurarak konuşmaları gerekir.En güzel yemeğini hazırlayan, sunan, ve konuğunu karşılayan kazanıyor yarışmayı ama işin ucunda para olunca maalesef yemekteyiz yarışması gidiyor hakaret et yarışması gündeme oturuyor.
Benim gibi düşüncelerini özgürce paylaşan tüm herkesin her konuda yazılarını bekliyorum.Yazın gönderin paylaşalım. eser@alierenay.com
RSS
17 Haziran 2010
#1
Bu programa katılanlar hep şımarık ve kendini bilmez olmak zorunda mı? Bu haftaki programa tepkisiz kalmak istemedim. Bu hafta en güzel yemeği Meriç bey yaptı. yaşına rağmen çok güzel yemekler yaptı ve yetiştirdi. Ama şımarıklık değil mi beğenilmedi ve çabası yerden yere vuruldu. Kendisi biraz kilolu sıcaktan ve koşturmaktan terleyip durdu. Yaşına hürmeten yardım etmeleri gerekirken terlemesi bile eleştirildi. Adamcağızı haksız yere eleştirdiler. Bu mudur Türk misafirliği? Gelen misafir baş tacıdır ama bunlar gibi tebiyesizi düşman başına.