İnternet kafelerde yapılan tüm işlemlerin kayıt altına alınması, buralarda gizlenerek ve yer değiştirerek bilişim suçu işleyenlerin tespitini kolaylaştırdı.Türkiye genelinde 16 bine yakın internet kafe bulunduğunu söyleyen Tüm İnternet Evleri Derneği (TİEV) Merkez Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Andiç, buralardaki toplam bilgisayar sayısını da yaklaşık 350 bin olarak verdi. İnternet kafelerden yararlanan kişilerin sayısı ise günde ortalama 1 milyon 750 bin kişi.
Andiç, 2007’de elektronik ortamda işlenen suçların önüne geçilmesi amacıyla çıkarılan 5651 sayılı kanundaki düzenlemenin yetersiz kaldığını ifade etti. Düzenleme ile yeni bir denetim komisyonu kurulması ve mülki idareden izin belgesi alınma zorunluluğu, yapılan tüm işlemlerin kayıt altına alınması demek olan log kayıtları ile kamera görüntülerinin tutulması koşulunun getirildiğini, filtre programlarına standart sağlanmasının amaçlandığını belirten Andiç, şöyle konuştu:
”Bu değişiklikleri incelediğimizde izin belgesi almak, esnafın işini zorlaştırmak dışında pek bir işe yaramadı. Ayrıca, mülki idareler ile ruhsatı veren yerel belediyeler arasında koordinasyon eksikliğinden kaynaklanan yeni sorunlar oluşturdu. Yeni kurulan komisyonlarla işletmelerin ayda 2-3 kez denetlenmesi, işini düzgün yapan birçok insanı mağdur etti.”
LOG KAYITLARI
Kafelerde log kayıtlarının tutulmasıyla bilişim suçu işleyenlerin tespitinin kolaylaştığını da anlatan Andiç, ”Bu caydırıcı bir unsur oldu. Böylece izlenen şahısların internet kafeleri eskisi gibi rahat kullanamadıkları görüldü” dedi.
Andiç, özellikle şüphelilerin bu kayıtlar sayesinde neler yaptıklarının ilgili birimlerce daha rahat tespit edilmeye başlandığını ifade ederek, şöyle devam etti:
”Bu hizmeti sağlayan işletme sahipleri, eskiden olduğu gibi şüpheli sıfatıyla değil kanuna yardımcı olan kişiler olarak saygınlıklarını tekrar kazandılar. Burada üzücü olan, log kayıtlarının halen tüm Türkiye’de çok az işletme tarafından doğru olarak tutuluyor olması.
Yaptığımız incelemelerde bir yıl tutulması ve imzalanması gerekli logların işletme sahipleri tarafından kurallara uygun şekilde tutulmadığını, bu işi denetlemekle görevli personelin de bu konuda yetersiz olduklarını gördük. Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının bu konuda mülki idarelere bilgilendirici doküman göndermesi ve mümkünse bunu eğitimlerle desteklemesi gerekmektedir.”
Kamera kayıtlarının hem işletmeci yönünden hem de idare açısından kısa vadede ciddi faydaları olduğunun herkes tarafından kabul edildiğini belirten TİEV Başkanı Andiç, sürenin geriye dönük 7 günle sınırlandırılmasının ise art niyetli kullanıcıların ”değirmenine su taşıdığına” dikkati çekti. Andiç, dernek olarak üyelerine, bu kayıtları tutabildikleri maksimum süre boyunca tutmaları gerektiğini söylediklerini vurguladı.
FİLTRE PROGRAMLARI
Andiç, filtre programlarının da halen yeterli seviyede çalışmadığını, sistemin filtreyle çözülemeyecek kadar karmaşık ve büyük olduğunu herkesin anlaması gerektiğini bildirdi.
İşin diğer bir yönünün de bakanlık onaylı filtre kullanan işletmelerin halen para cezasına çarptırılmaları olduğunu vurgulayan Andiç, ”Kendi kurmadıkları zararlı sitelerden ve müşterilerine hangi siteye girip hangilerine girmeyecekleri yönünde telkinde bulunma yetkileri ve sorumlulukları olmayan işletmeler, kanunda yeri olan ve bakanlığın onayladığı filtre programlarını kullandıkları halde bazı kötü içerikli sitelerin açılması yüzünden cezalandırılıyor” diye konuştu.