Herkesin bir öyküsü vardır. Kimilerini dinlerken mutlu olursunuz ama kimilerine de üzülürsünüz. Değerli sanatçı, sevgili dostum Lale Belkıs’ı Datça Aktur’da ziyaretine gittiğimde, beni komşuları, orada iş yerleri olan tanıdıklarıyla tanışırdı. Onlarla yaptığım sohbetlerde, ilginç şeyler öğrendim. Ve bunları yazmalıyım diye düşündüm.
🔊 Bu yazıyı sesli dinle
İlk tanıştığım kişi Barış Çavdaroğlu oldu. İş yerinde oturup sohbet ederken, duvarında bir rafın üzerinde dizilmiş ev maketleri ilgimi çekti…

“Siz mi yaptınız ?” diye sordum. “Evet” deyince neden, niçin, nasıl gibi sorularımı sıraladım. O da “En iyisi ben size çocukluğumdan başlayarak, bu günlere nasıl geldiğimi anlatayım” dedi. Mutlu oldum.

“Yıllar önce 6 -7 yaşlarındayken, kibrit ve sigara kutularını biriktirip, evler yapardım. Yaptığım her eve bir ad verirdim. Her geçen gün evler çoğaldı, mahalleler oluştu, ağaçlar, yollar ilave ederek, büyük bir yerleşim alanına sahip oldum. Lise eğitimimi bitirdiğimde, üniversite sınavlarına hazırlanırken, hep bir gün bu düşümü gerçekleştirmenin arayışı içindeydim.”

“Aktur Tatil Köyü ile nasıl tanıştınız?” diye sorduğumda,

“Ege Üniversitesi Su Ürünleri Mühendisliğini kazandım. Dört yıl sonra diplomamı elime alıp, o yıllarda Datça Aktur Tatil Köyü’nde, turistik kamping ve resturant işleten dayımın yanında çalışmaya başladım. Daha sonraları, Aktur’a olan sevgim, denize olan ilgim, mesleğimin su ile olan bağlantısı beni yurdumun bu cennet köşesinde yararlı bir şeyler yapmaya yüreklendirdi ve kısmen düşümün gerçekleşmesine neden oldu” diyerek konuşmasını bitirdi.

Aslen İzmir’li olan Barış, ilk yıllarda, yazları Tatil köyünde yaşarken, bir süre sonra yaz kış Aktur’a yerleşme kararı alıyor. Evlenip, bir erkek çocuk sahibi oluyor. On yıldır, Aktur Tatil Köyü’nde bulunan, sezonluk, yıllık kiralanan evleri, A dan Z ye tamirinden, temizliğine kadar ekibiyle düzenleyerek, müşterilerine hizmet veriyor. Gerektiğinde Emlak alım satımıyla da ilgileniyor.

Barış Çavdaroğlu 37 yaşında, eğitimli, çalışkan genç bir girişimci. Sabahtan, akşama kadar yılmadan çalışıyor.

Düşlerinizin gerçek olması kadar güzel bir şey olamaz diye düşünüyorum. Eğer olmadıysa da üzülmeyin. Demek ki, daha zamanı gelmemiştir.

Benimle öyküsünü paylaştığı için Barış Çavdaroğlu’na teşekkür ediyorum. Başarı dolu günler diliyorum.

Her gününüz dünden daha iyi olsun. Zeren Dağdeviren.