Seçimlere on gün kala meclis olağanüstü toplanmıştı. AKP’li dört eski bakan hakkındaki fezlekelerin Meclis’te okunması, Meclis Başkanı ve AKP’liler tarafından engellendi. Muhalefetin genel görüşme isteği de 259 AKP’linin oylarıyla reddedildi. Neden korkuyorlar? Neden milletin gerçekleri öğrenmesini engelliyorlar? Gerçekleri daha ne kadar saklayabilirsiniz?

Başbakan Erdoğan’ın Bursa’daki mitinginde “Twitter, mwitter kökünü kazıyacağız” sözleri üzerine çok geçmeden kapandığını gördük. Kapatma kararı İstanbul Anadolu 5. Sulh Ceza Mahkemesi ve Samsun 2. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından verildi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım ve oğlu Erkam Yıldırım’ın başvurusu Anadolu 5. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından sonuca bağlandı. Anılan mahkemenin karar numarası 2014/181 olarak kayıtlara geçti.

Twitter’in kapatılması kararı tartışmalara neden oldu. Bazı linklerin kaldırılmasına ilişkin mahkemelerden çıkan kararların olduğu öne sürülerek, Twitter yetkililerinin duyarsız kaldıkları bir süreç yaşanmıştır. Nitekim bu süreç zarfında mahkeme kararları doğrultusunda TİB gerekli girişimlerde bulunmuş, ancak Twitter yetkilileri bu taleplere duyarsız kalmıştır. Peki duyarsız kalınan hususlarda yapılması gereken tek yol bu muydu?

Twitter’ın yasaklanmasıyla ilgili Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’den açıklama geldi. Cumhurbaşkanı Gül, “Sosyal medya platformlarının tamamen kapatılması tasvip edilemez” dedi. Bu şimdi “tavşana kaç, tazıya tut” demek olmuyor mu? Anlaşılan iyi rolü ve kötü rolü oynanıyor. Daha düne kadar yalan yanlış uydurma haber ve görüntülerle mağdur olan insanların internetteki kurgulanmış bilgilerin yer alması hususunda neden bir tepki gösterilmedi merak ediyorum.

TBB Başkanı Metin Feyzioğlu, erişimin engellenmesine dair kararın acilen kaldırılması talebiyle İstanbul Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı’na itiraz ettiklerini bildirdi. Feyzioğlu, “Yok hükmündeki bu kararı veren ilgili savcılar ve on milyonlarca kişinin insan haklarını ihlal eden sorumlu hakimler hakkında Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’na, yine yok hükmündeki bu kararı uygulayan Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı yetkilileri hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunduk” ifadesini kullandı.

Sayın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, yakın zamanda yaptığı yurt dışı gezisinde işlerin iyi gitmediğini belirtmişti. Suni gündemler oluşturarak milletin düşünme yeteneğini elinden almak isteyenler olmadı mı sanki. Rüşvet ve siyasi ahlaksızlığın tavan yaptığı şu günlerde aklımızı kullanarak hareket etmemizin son derece lüzumlu olduğunu düşünüyorum. Sevgiyle kalın.