Milli Savunma Komisyonu, darbelere dayanak oluşturduğu savunulan TSK İç Hizmet Kanunu’nun 35nci maddesini, “askerin vatanı koruyup kollama” görevini “yurtdışı” tehditle sınırlandırılacak şekilde değiştiren tasarıyı kabul etti. İçeriden tehdit gelmeyeceğinin garantisini kim verebilir?
Tasarıyla, 35nci maddedeki, “Silahlı Kuvvetleri’nin vazifesi, Türk yurdunu ve Anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyeti’ni korumak ve kollamaktır” ifadesi şöyle değiştiriliyor;
“Silahlı Kuvvetleri’nin vazifesi, yurtdışından gelecek tehdit ve tehlikelere karşı Türk vatanını savunmak, caydırıcılık sağlayacak şekilde askeri gücün muhafazasını ve güçlendirilmesini sağlamak, TBMM kararıyla yurtdışında verilen görevleri yapmak ve uluslararası barışın sağlanmasına yardımcı olmaktır.”
Yine İç Hizmet Kanunu’nun 2nci maddesindeki, “Türk vatanını, İstiklal ve Cumhuriyetini korumak için harp sanatını öğrenmek ve yapmak mükellefiyetidir” şeklindeki askerliğin tanımı da, “Harp sanatını öğrenmek ve yapmak mükellefiyetidir” şeklinde değişiyor. Maddenin değiştirilmesine MHP çekimser kalırken, CHP, maddenin kendi teklifi doğrultusunda değiştirilmesinde ısrarcı oldu, ancak yine de “olumlu” oy kullandı.
Genelkurmay Başkanlığı, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin vazifesinin, T.C. Anayasası, çeşitli kanunlar, 2010 Yılında Başbakanlık tarafından yayımlanan Milli Güvenlik Siyaset Belgesi ve bu belgedeki direktif doğrultusunda hazırlanarak Başbakan tarafından onaylanan Türkiye’nin Milli Askeri Stratejisi dokümanı ile tanımlandığını belirterek;
“Bu kapsamda; Türk Silahlı Kuvvetleri; caydırıcılık, güvenlik / harekat ortamının şekillendirilmesi, kriz yönetimi, sınırlı güç kullanımı ve konvansiyonel harp görevlerine ilave olarak, Barışı Destekleme Harekatı ile 5442 Sayılı İl İdaresi Kanunu çerçevesinde talep edildiğinde Doğal Afet Yardım Harekatı ve İç Güvenlik Harekatına da destek sağlamaktadır” açıklaması yaptı.